SON DAKİKA
Hava Durumu

Gebze'de 7 katlı bina çökmüştü! Bursa'da da mümkün mü?

29 Ekim sabahı Türkiye, korkunç bir haber ile sarsılmıştı. Gebze'de 7 katlı bina sabah saat 07.30'da yıkıldı. Yıkılan binanın enkazından Emine ve Levent Bilir ile çocukları Muhammet Emir (12) ve Hayrunnisa Nur Bilir (14) hayatını kaybetmiş, Dilara Bilir ise 8 saat sonra sağ olarak kurtarılmıştı. Aileyi birbirinden koparan facianın ardından, bölgede tedbir amaçlı 21 bina, 28 iş yeri ve 79 bağımsız birim boşaltılmıştı. 'Gebze'de gerçekleşen bu facianın bir benzeri riskini Bursa taşıyor mu?' sorusunu Bursa İnşaat Mühendisleri Odası Başkanı Serdar Atilla Erdem'e sorduk...

Haber Giriş Tarihi: 04.11.2025 13:06
Haber Güncellenme Tarihi: 04.11.2025 13:08
Kaynak: Bursada Bugün
Gebze'de 7 katlı bina çökmüştü! Bursa'da da mümkün mü?

ZEKİCAN GÜRKAN / BURSADA BUGÜN

Gebze Mevlana Mahallesi Issıkgöl Caddesi'nde 29 Ekim'de çöken 7 katlı Arslan Apartmanı'nda enkaz kaldırma çalışmaları sürüyor. Binada incelemeler devam edereken, ekipler periyodik ölçümler gerçekleştiriyor. Alanda 27 kurumdan 427 personel ve 120 araç hala görev halinde.

Bursada Bugün ekibi olarak, Bursa İnşaat Mühendisleri Odası Başkanı Serdar Atilla Erdem'e 'Gebze'de gerçekleşen bu facianın bir benzeri riskini Bursa taşıyor mu?' sorusunu yönelttiğimizde, Başkan Erdem'den şu cevapları aldık;

"Gebze'deki binada henüz hasar tespitleri belirlenmedi. Göçmenin neden kaynaklandığı net bir şekilde ortaya konulmuş değil. Biliyorsunuz, metro çalışmasından kaynaklandığı iddia edilen bir sebep konuşuluyor. Zeminle alakalı ciddi endişeler var. Yani göçmenin zeminden kaynaklandığı yönünde değerlendirmeler mevcut. Binanın beton görüntüleri iyi görünüyor. Üstelik 2013 yılında kullanma izni almış, yeni bir bina. Yapı denetim sistemiyle yapılmış bir bina.

PERİYODİK OLARAK DENETLENMELİ

İnşaat mühendisliği biliminin net ve tam olarak uygulanması gerekiyor. Sadece projelendirme ve tasarım yeterli değil. Uygulamanın doğru yapılması, denetimin doğru yürütülmesi ve sonrasında binanın periyodik olarak yeniden denetlenebilir olması gerekiyor. Bu anlamda geoteknik inşaat mühendisleri büyük önem taşıyor. Zemin verilerinin doğru alınması, geoteknik uzmanı inşaat mühendisleri tarafından zemine uygun bina tasarımının yapılması, gerekiyorsa zemin iyileştirmesi ve güçlendirmesinin gerçekleştirilmesi şart. Sonrasında ise bu zemin şartlarına göre binanın kesitlerinin belirlenip projelendirilmesi gerekiyor.

PROBLEM ZEMİNDE

Elimizdeki mevcut verilere göre net sonuçlar çıkmış değil; ancak zeminle ilgili bir sorun olduğu ve geoteknik mühendisliğinin kullanılmadığı, zemin iyileştirmenin yapılmadığı yönünde bazı bulgular mevcut. Fakat kesin konuşabilmek için raporların netleşmesi gerekiyor. Metro inşaatının etkileyip etkilemediği konusu da araştırılıyordur. Şehir içinde mevcut binaların bulunduğu bir bölgede hangi imalat yapılırsa yapılsın, çevresel etkilerin kontrol edilerek planlanması gerekir. Metro inşaatı sırasında da mutlaka bu kriterler dikkate alınmış olmalı. Alındı mı, alınmadı mı şu an bilmiyoruz. Sonuçlara göre değerlendirme yapacağız.

BURSA'DA YAŞANMASI MÜMKÜN MÜ?

Elbette Bursa'da da bu anlamda riskli binalar var. Bu yüzden diyoruz ki: Bursa'daki yapı stokunun envanteri net bir şekilde çıkarılmalı. Bursa'nın zemin verileri doğru alınmalı, geoteknik raporları uzman inşaat mühendisleri tarafından hazırlanmalı, ardından statik projeler bu raporlara göre düzenlenmeli. Doğru tasarım, doğru uygulama ve doğru denetime ihtiyaç var. Bu süreçlerde eksiklikler yaşanabiliyor mu? Elbette yaşanabiliyor. Bazı kanun boşlukları ya da denetim eksikleri buna sebep olabiliyor.

MUAYENE SİSTEMİ

6 Şubat depreminde gördük ki yapı denetim sistemiyle yapılmış binalarda ciddi iyileşme var. Göçme oranları %1-2 seviyelerine kadar düşmüş durumda. Fakat olması gereken bu göçme oranlarının sıfır olmasıdır. Bu kayıplar, az önce belirttiğimiz eksikliklerden kaynaklanıyor. Yapı denetim sistemi olan, ruhsatlı, mühendis hizmeti alınmış bir binanın depremde göçmesi ve can kaybına yol açması beklenmemeli. Sonrasında da kontroller sürdürülmeli.

Bir inşaat mühendisi projeyi doğru tasarlamış olabilir, şantiye şefi ile yüklenici yerinde doğru uygulama yapmış olabilir, yapı denetim görevini layıkıyla yerine getirmiş olabilir. Ancak vatandaşın sonradan yapacağı müdahalelerden, binaya vereceği zararlardan ne müteahhitin ne şantiye şefinin ne de mühendislerin haberi olur. Bu nedenle en küçük depremde bina zarar gördüğünde ilk suçlanan taraflar haksız yere bu kişiler olabiliyor. İşte bu adaleti sağlamak ve gerçek sorumluları belirlemek açısından muayene sistemi de kesintisiz olmalıdır".

Kaynak: Bursada Bugün

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar (0)
logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.