SON DAKİKA
Hava Durumu

Kılıçdaroğlu, Oğan'ın kararına dair konuştu

Millet İttifakı Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu, Sinan Oğan'ın kararı ve Ümit Özdağ ile aralarındaki görüşmeye dair konuştu.

Haber Giriş Tarihi: 24.05.2023 09:01
Haber Güncellenme Tarihi: 24.05.2023 09:01
Kaynak: Haber Merkezi
https://www.bursa5n1k.com
Kılıçdaroğlu, Oğan'ın kararına dair konuştu

CHP lideri Kılıçdaroğlu, Habertürk'te gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Kılıçdaroğlu'nun söyleşisinden öne çıkan başlıklar şöyle:

"Hala enkazı kaldırılmayan olduğu yerleri gördüm. Yapılacak çok iş var. Seçim sürecinde orası unutulur gibi oldu. Yaz ayları geldi, ciddi sorunlar çıkabilir. İktidarın burayla ilgili bir şeyi yok. Pek çok sorun var. Sorunlarla ilgilenen iktidar yok. Erdoğan istiyorsa beraber gidebiliriz, vatandaşı dinleyebiliriz. Arada bir miktar para veriyorlar. Bunlar doğru değil, sağlıklı ve tutarlı kararlar alınmalıdır.

"GÖRÜŞME TRAFİĞİ SONLANMADI"

Yarın 11'de açıklayacağız. Ortaklaştığımız konu Türkiye'nin bugün içinde olduğu durum. Sığınmacılar, terör, anayasanın ilk 4 ve 66. maddesi var, yolsuzluklar var. Görüşme trafiği sonlanmadı. Diğer bileşenlere şu konularda uzlaştık diye bir tablo yok. İttifak'ın genel başkanlarını da büyükşehir belediye başkanlarını da doğal olarak bilgilendireceğim. Zaten kamuoyu bilecek. 

"GÖRÜŞMELER DEVAM EDİYOR"

Hemen oturup anlaşma yaptık değil. Görüşmeler devam ediyor. Ümit Bey ile 3 kez yan yana geldim. Bugün de bir araya geldim. Tamamen ülke çıkarları üzerine mutabakat çalışması var. Biz de onlar da gidişten rahatsızız, değişmesini istiyoruz.

"SAHTE MASKELER DÜŞTÜ"

Oylar bir kişiye gitmez, hedefe gider; beklenti kişiye özgü değil. O zaman insanları robot olarak düşünürsünüz. Daha önce size destek verenler sizin köleleriniz değil. Siyaseten bir kişi durduğu yeri bilmeli. Bu ahlaki bir şeydir. Sahte maskeler düştü. 

"SIĞINMACILAR TÜRKİYE'DE KALSIN DİYORSANIZ ERDOĞAN'A OY VERECEKSİNİZ"

Birinci turda sonuç alacağımızı düşünüyorduk ama iki taraf da beklenen sonucu alamadı. Şimdi 2 lider var ve tek bir oy pusulası ve seçime gideceğiz. Bu bir referandum. Siz anayasanın ilk 4 maddesini değiştirmek istiyorsanız Erdoğan'a vereceksiniz. Kadın haklarının kısıtlanmasını istiyorsanız Erdoğan'a vereceksiniz. Sığınmacılar Türkiye'de kalsın, yenileri de gelsin diyorsanız Erdoğan'a vereceksiniz. 2 yıl içinde kendi ülkelerine göndereceğim diyorsanız Kılıçdaroğlu'na vereceksiniz. Dolar 30 liraya çıksın, fakir kitle olarak daha da büyüsün istiyorsanız Erdoğan'a vereceksiniz, daha sağlıklı ekonomi politikası istiyorsanız Kılıçdaroğlu'na vereceksiniz. 

"MUHARREM İNCE'YE SAYGI DUYMAK BENİM GÖREVİM"

Tüm sahte maskeler düştü. Halka farklı görünüp, sarayda farklı görünen kişi iki maske takamaz. Maskesi düşer. Sayın İnce ile görüştüm yakın zamanda. Kendisini aradım, geçmiş olsun dileklerimi ilettim. Yıllar yılı bu partiye emek vermiş. Binlerce kişiye yol arkadaşlığı yapmış, grup başkan vekilliği yapmış, il başkanlığı yapmış. Partideki üyeliği benden çok eski olan arkadaşımızdır. Kendisine her zaman her yerde saygı duymak benim görevimdir. Geçmiş olsun dileklerimi ilettim, karşılıklı biraz sohbet ettik. Tedavi sonrası inşallah kısa sürede sağlığına kavuşur diye dileklerimi ifade ettim.

"2. TUR SEÇİM DEĞİL BİR REFERANDUM HALİNE GELDİ"

Doğrusunu isterseniz 1. turda sonuç alacağımızı düşünüyordum. İki taraf da beklenen sonucu alamadı. Şimdi iki lider var. Ve tek bir oy pusulasında iki kişi var. Seçimin ötesinde bu bir referandum. Siz Anayasa'nın ilk 4 maddesini değiştirmek isterseniz Erdoğan'a, buna karşı iseniz Kılıçdaroğlu'na vereceksiniz. Kadın haklarının kısıtlanmasını istiyorsanız Erdoğan'a vereceksiniz. Yeni sığınmacılar da gelsin, sayıları 10 milyon yapacağım diyorsanız Erdoğan'a oy vereceksiniz. Hayır ben sığınmacıları en geç 2 yıl içinde göndereceğim diyorsanız Kılıçdaroğlu'na oy vereceksiniz. Ekonomide istikrarsızlık devam etsin, fakir fukara kitle olarak daha da büyüsün diyorsanız Erdoğan'a oy vereceksiniz. 2. tur seçim değil bir referandum haline gelmiştir. Olay bir referandum olayı. Türkiye'nin beka sorunudur. Bu çerçevede bakmak gerekiyor.

"MECLİS'TEKİ TABLO DEZAVANTAJ DEĞİL"

Tam tersine büyük bir yarar. Bakın ortak mutabakat metninde bütçe harcamalarının sağlıklı bir şekilde denetlenmesi için Kesin Hesap Komisyonu kuracağımızı, başkanlığını da ana muhalefet partisinden olmasını istedik. Yaptığımız bütün harcamaların hesabını parlamentoda muhalefete vereceğiz. Halkımız 'çoğunluk burada olsun' dedi. Eyvallah çoğunluk burada olsun. Mesele yok, her türlü denetime parlamento açık olacak. Yaptığımız açıklamalar, aldığımız kararlar. Parlamento bir denetim organı aynı zamanda. Parlamentoyu ve AK Parti'yi rahatsız edecek kanunu niye götürelim ki? Bizim götüreceğimiz yasalar toplumun yararına olacak. Biz Türkiye'de siyaset anlayışını değiştireceğiz. Örneğin bütçe kanunu gelecek değil mi? Kaynakların nereye harcandığının hesabını parlamentoya vereceğiz. Sayıştay'ın bütün denetim raporları oraya gidecek. Sarayın bütün harcamaları gizli, kimse bilmiyor. Biz bütün bunları açacağız. Parlamentodaki 600 milletvekili bizim götüreceğimiz yasalara 'evet, haklısınız' diyecekler.

"HER SORUNUN ÇÖZÜMÜ İÇİN İDDİALIYIM"

Anket sonuçlarına bir şey diyemem. Anketler yapılır, bizler bakar, saygı duyarız. Sonuçta benim yorum yapma şansım yok. Bir anketi alıp bütün ayrıntılarına girecek zamanım yok daha doğrusu. Emin olun eğer anketler geliyosa kapağını bile açmadan sayın Fethi Açıkel hocaya gönderiyorum. Türkiye'nin bu kadar derdi varken. Toplumun en hassas ve duyarlı olduğu noktaları biliyorum. Sorunu yaşayan kitlelerle bir araya geliyor, o sorunun nasıl çözülmesi gerekeni anlatıyorum. Türkiye'de açık ve net söylüyorum, sorunların çözümü konusunda iddialıyım. Her sorunun çözümü konusunda iddialıyım. Kim ne söylerse söylesin, iddiamı her yerde her zaman söyleyebilirim. Devlette 27,5 yıl çalışmış, toplumun sorunlarını bilen, o sorunlara zamanı geldiğinde neşter atan bir kişiyim. Apartman görevlisini, sanayici, çiftçinin sorununun ayrıntılarını bilirim.

"MONTAJ VİDEO" TARTIŞMASI

Biz hiçbir zaman seçim kampanyasını bu kadar kara ve lekeli olduğunu hiç düşünmedik. Aklımın ucundan bile geçmedi. Şu aklınıza gelir miydi Allah aşkına! Efendim sen teröristlerle berabersin. Dün akşam TRT'de ne söyledi? Kandil'de ortak bir şeyler yapmışız. Görüntüler mi çıkmış, öyle bir şey söyledi. Sözde kampanya yapmışız. Ondan sonra gazeteci arkadaş 'anlayamadım' diyor. Sonra montajlı falan. Vicdanı, ahlakı, erdemi ve inancı olan herkese soruyorum; nasıl olur da beni Kandil'le, gideceğim de ortak program, video, görseller. Hayatımın bütün evresinde teröre karşı çıkan birisi için bu kadar ahlaksız, düzeysiz bir iş nasıl yapılabilir. Sahte video üreten kişiye ne denir? Sahtekâr denir değil mi? Devletin Cumhurbaşkanlığı koltuğuna oturan bir kişi nasıl sahtekârlık yapılabilir. Allah'a sığınıyorum. Bu kadar iftira, düzeysizlik Cumhuriyet tarihinde hiçbir zaman olmadı. Keşke karşıma gelse de 'yemin et' derim, 'Allah'a inanıyorsun yemin et' derim. Niye iftira atıyorsun? Kandil'in anahtarı senin cebinde. Telefonlar senin cebinde. Beni suçluyorsan karşıma çıkacaksın karşıma. Kendini erkek olarak görüyorsan erkek olarak karşıma çıkacaksın. Nedir bu rezalet. Biz bunu hiç düşünmedik. Cumhurbaşkanlığı koltuğunda oturan kişinin bu kadar alçalacağını hiç düşünmedik. Eleştirebilir, saygı gösteririm. Yalan, iftira, karalamalar üzerine aşağılık bir kampanyayı hiç düşünmedim. Gerçekten Allah büyüktür. Rahmetli babam 'oğlum sen doğru dur eğri belasını bulur'. Allah aşkına, madem montajsa, sen Cumhurbaşkanlığı koltuğunda oturuyorsun. Bir montajı kalkıp da nasıl gösterirsin. İnsanda biraz ahlak, erdem olmaz mı? Böyle bir rezalete nasıl izin verirsin. Sen Cumhurbaşkanısın. Ben bu ülkenin cumhurbaşkanıyım, benim önüme bunu getirmeyin, dersin. Biz bunu hiç hesaplamadık.

"KİM DAHA MİLLİYETÇİ" TARTIŞMASI

6 okumuzdan birisi zaten milliyetçilik. Biz zaten milliyetçi partiyiz. Bir tanesi devletçilik. Milliyetçilik vatanseverlik değil midir? Milliyetçilik 6 milyon sığınmacıya Türkiye Cumhuriyeti kapılarını açmak mıdır? Hudut namustur kavramından vazgeçip sınırları yol geçen hanına çevirmek midir? Üreten kişinin üretmemesi için çaba harcayıp, her şeyi dışarıda getirmek midir milliyetçilik? Milliyetçilik, yurtsever dediğiniz adam Süleyman Şah türbesini kaçırmaz. Varolan sorunları nasıl çözeceğimizi anlattık. Karşımıza devletin valisi, kaymakamı, cumhurbaşkanı, bakanları, bütün televizyon kanalları, havuz medyasının bütün kanallar neredeyse bizi terörist ilan edecekler.

"ASIL BEKA SORUNU BUNLARI YAPANLAR"

Kur'an'da da yazar 'aklınızı kullanındiyor. Teröristlerin yaptığı konuşma kimin işine yarar? Ben boşuna mı söylüyorum; Kandil'in anahtarı Erdoğan'ın cebindedir diye. Gidip görüştüklerini bilmiyor muyum? Bütün dolaplarını biliyorum. Ekonomik krizi bir yana bırakıp beka sorunu. Beka sorunu zaten sensin. Türkiye'yi dünyada yalnızlaştırdın. Biz 'bu memleket elden gitmesin, herkes huzur içinde yaşasın' diyoruz. Yarın öbür gün sığınmacı sayısı 10 milyondan 30 milyona çıkacak, Türkiye çok daha büyük sıkıntıya girecek. Reyhanlı kadar Reyhanlı'da Suriyeli var. Beka sorunu budur. Bütün bunları toplumun gözünden kaçır, biz teröristlerle yan yana imişiz. Yüreği yetiyorsa, namuslu bir insansa çıkar karşıma bunları anlatır.

"BURASI PARTİ DEVLETİ DEĞİL, TÜRKİYE CUMHURİYETİ"

Savunma sanayini söyleyeyim. Benim ağzımdan aleyhte bir cümle duydunuz mu? Milli mesele bu. Silah üretildi de karşı mı çıktık. İHA, SİHA üretildi de karşı mı çıktık? Tank Palet Fabrikasını Katar Ordusu'na niye sattın? Buna karşı çıktık. TSK Güçlendirme Vakfı, savunma sanayinin ana aktörü. Niye karşı çıkalım? Bunlar bir partinin değil ki. Bu devletin. Devletin ürettiği silaha 'neden silah üretiyorsunuz' niye diyelim. Burası parti devleti mi, Türkiye Cumhuriyeti devleti mi? Burası bir AK Parti devleti değil. Burası milli kurtuluş savaşı sonrası oluşturulmuş Türkiye Cumhuriyeti devletidir. 85 milyon bu ülkenin onurlu vatandaşlarıdır. Silah üreteceğiz, elbette ki savunma sanayimiz güçlenecek. Türkiye'nin savunma sanayinde güçlü oması lazım. Rahmetli Ecevit, rahmetli Erbakan, rahmetli Turgut Özal'a teşekkür etmemiz lazım. Kaynak ayıran onlardır. Sanki bunlar yapıyor, başka savunma sanayi yok, biz niye karşı olalım? Hiçbir zaman karşı olmadık.

"ŞU AN BAKAN BELİRLEME DURUMU YOK"

Biz lider partisi değiliz. Biz akılla mantıkla kararları alırız. Diğer taraf biat eder. Bizde öyle bir şey yok. Şu anda bizim bakan belirleme gibi düşüncemiz yok. Ama bizim mükemmel kadrolarımız var. Ekonomi kadrolarımız Cumhur İttifakı'nda yok. Merkez Bankası, BDDK, Kamu İhale Kurumu'nun başına kimlerin gelmesi gerektiğini çalışıyoruz zaten. Buralara erdemli, ahlaklı, liyakatli kişileri getireceğiz. Şimdiden açıklanırsa bu insanları yıpratırlar. Ellerinde makine var. Öyle bir kampanya açıyorlar ki, sanki savunma sanayini onlar savunuyor, biz savunmuyoruz. Çin'e gittim. Kendilerinin yaptığı yolcu uçağını gezdiriyorlardı. Uçağın ön bölümüne televizyoncuların girmesine izin vermediler. Oradaki donanımın görülmesini istemiyorlardı. Biz bir şey yapıyoruz bütün televizyonlarda gösteriyoruz. Devlet böyle yönetilmez. Devletin sırları vardır. Devlet nasıl yönetilir onu bilmiyorlar.

"AVRUPA'NIN SIĞINMACI DEPOSU DEĞİLİZ"

Bizim çok açık ve net olmamız lazım. Türkiye Cumhuriyeti devleti Erdoğan'ın devleti değil. Ben Avrupa'nın sığınmacı deposu değilim. Kusura bakmayın diyeceğiz. Biz bunları göndereceğiz. İnsani koşullarda kendi ülkelerine gitmeleri lazım. Oturup anlaşma yapacağız. Suriye hükümetiyle bunların can ve mal güvenliklerini sağlayacağız. AB parayı verecek. 'Ben bunu vermek istemiyorum' derse kusura bakmasın geri kabul anlaşmasının manası yok. Bunlar Türkiye'yi devlet olmaktan çıkardılar. Sen bu geri kabul anlaşmasını niye imzaladın? Koltuğunu korumak için. Sadece Suriyeliler değil, her yerden gelen var. Uyuşturucu baronları geliyor. Türkiye'yi uyuşturucu cennetine çevirdiler. O uyuşturucu baronların kökünü kazıyacağım, herkes bilsin. Her tarafa paralar dağıtıyorlar. Seçim kampanyasında devletin bütün organlarını harekete geçirdiler. Valilerin, kaymakamların neler yaptığını çok iyi biliyorum. Namuslu, düzgün kaymakam ve valiler de var. Onları da biliyorum.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.