
Türkiye'nin 2019 yılında Rusya'dan satın aldığı S-400 hava savunma sistemleri, uzun bir aranın ardından yeniden uluslararası kulislerin gündemine girdi. İddialara göre Ankara, sistemleri geri vermeyi ya da farklı bir formülle devre dışı bırakmayı değerlendiriyor. Bu ihtimalin, Türkiye'nin F-35 savaş uçaklarına yeniden erişimini sağlayabilecek kritik bir eşik olduğu öne sürülüyor.
ERDOĞAN, PUTİN'E S-400 İLE İLGİLİ TALEBİNİ AÇIKÇA SÖYLEMİŞ
Bloomberg'in konuya yakın kaynaklara dayandırdığı habere göre, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, S-400 meselesini geçtiğimiz hafta Türkmenistan'da Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile yaptığı görüşmede gündeme getirdi. Söz konusu görüşmede Erdoğan'ın, Putin'den S-400'leri geri almasını istediği ileri sürüldü.
Bu temasın, daha önce diplomatik ve savunma bürokrasisi düzeyinde yürütülen görüşmelerin devamı niteliğinde olduğu belirtiliyor. Görüşmenin içeriğine ilişkin resmi bir açıklama yapılmazken, tarafların olası senaryoları değerlendirdiği iddia ediliyor.
F-35 KRİZİ VE ABD İLE GERİLİM
Türkiye, S-400 alımının ardından ABD tarafından F-35 programından çıkarılmış, bu karar iki ülke arasında savunma alanında ciddi bir krize yol açmıştı. Washington, S-400'lerin NATO sistemleriyle uyumsuz olduğunu ve güvenlik riski oluşturduğunu savunmuştu. Son dönemde Ankara-Washington hattında artan diplomatik temaslar, bu dosyanın yeniden masaya yatırılmasına neden oldu.
ABD'NİN MESAJI NET: S-400'LER ENVANTERDEN ÇIKMALI
ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack, 2026 yılı içinde F-35 sorununda ilerleme sağlanabileceğini ancak bunun S-400'lerin Türkiye'nin envanterinden çıkarılması şartına bağlı olduğunu dile getirmişti. Bu açıklama, Washington'un tutumunda bir değişiklik olmadığını ortaya koyarken, Rusya'nın böyle bir adımı nasıl karşılayacağı ise belirsizliğini koruyor.
KARAR SAVUNMA POLİTİKASINI DOĞRUDAN ETKİLEYECEK
Yetkililerden henüz resmi bir doğrulama gelmezken, S-400'lerin geleceğine ilişkin olası bir kararın Türkiye'nin hem savunma politikası hem de ABD ve Rusya ile ilişkileri açısından kritik sonuçlar doğurabileceği değerlendiriliyor. Önümüzdeki süreçte atılacak adımların, Ankara'nın küresel savunma dengelerindeki konumunu doğrudan etkilemesi bekleniyor.