
Türkiye’nin son yıllarda savunma sanayiinde geliştirdiği insansız sistemler dünya basınında dikkat çekmeye devam ediyor. ABD merkezli Defense Post ve National Interest analizlerinde, Marlin EW 100’ün denizlerde elektronik harp kabiliyetini genişlettiği, STM üretimi ALPAGU’nun sahada “tek askerle etkin sonuç” sağlayan kamikaze dron olarak öne çıktığı, ASELSAN’ın ARSUS 100 sisteminin ise Polonya ordusuna teslim edilerek NATO içinde ilk kez kullanıma girdiği vurgulandı. Analizlerde, Türkiye’nin artık “yeni bir caydırıcı güç merkezi” olarak tanımlandığı ifade edildi. Ses getiren gelişmelere ilişkin küresel basında yer alan analiz yazılarında şu bilgilere yer verildi:
STM üretimi sabit kanatlı kamikaze dron ALPAGU, düşük maliyetli ve yüksek hassasiyetli yapısıyla “geleceğin taarruz gücü” olarak tanımlanıyor.DENİZ GÜCÜNÜ YÜKSELTECEK
ABD merkezli Defense Post analizine göre, ASELSAN ve Sefine Tersanesi tarafından geliştirilen Marlin EW 100, Türk Deniz Kuvvetleri’ne teslim öncesi tüm deniz testlerini başarıyla tamamladı. “Mavi Vatan” doktrini kapsamında elektronik harp, keşif ve savunma görevlerinde kullanılacak olan Marlin, 35 knot hıza, 72 saat kesintisiz görev süresine ve 21 ton deplasmana sahip. Yayında, “Marlin Türkiye’nin insansız deniz filosunu büyütecek ve elektronik harp kabiliyetini denizlere taşıyacak” ifadelerine yer verildi.
TEK KULLANILAN DRON
ABD'de Cumhuriyetçi Parti'nin yazılı basındaki kalesi kabul edilen National Interest (NI), STM tarafından geliştirilen ALPAGU dronunu “Türkiye’nin sabit kanatlı kamikaze mühimmat atılımı” olarak tanımladı. Analiz yazısında, sistemin “düşük maliyetli, yüksek hassasiyetli ve tek personel tarafından taşınabilir” özellikleriyle dikkat çektiği vurgulandı. ALPAGU’nun, 28 m/s seyir hızına ve 120 metre irtifa menziline sahip olduğu; Türk Silahlı Kuvvetleri’nin envanterinde “geleceğin taarruz gücü” olacağı belirtildi. Yayın, Türkiye’nin Bayraktar TB2 ve ALPAGU gibi sistemlerle bölgesel savunma doktrinini yeniden şekillendirdiğini ifade etti.
ASELSAN üretimi ARSUS 100 keşif ve gözetleme sistemleri, Polonya ordusuna teslim edilerek NATO envanterinde ilk kez yerini aldı.POLONYA'NIN TERCİHİ TÜRKİYE
National Interest’in bir diğer analizinde, Polonya’nın Türk savunma sanayiinden ARSUS 100 keşif ve gözetleme sistemleri tedarik ettiği bilgisine yer verildi. ASELSAN üretimi sistemlerin, Polonya yapımı “Bobr-3/LOTR-Kleszcz” zırhlı araçlarına entegre edileceği bildirildi. 286 araçlık tedarik sürecinin 2026–2028 arasında tamamlanacağı belirtilirken, bunun ARSUS 100’ün NATO içindeki ilk kullanımı olacağına da vurgu yapıldı. Analiz yazısında, ARSUS’un radar, elektro-optik sensör, hedef koordinatlama ve gerçek zamanlı veri aktarımı kabiliyetleriyle “sınır hattında oyun değiştirici” kabiliyetlere sahip olduğunun altı çizildi.
YÜKSELEN SAVUNMA GÜCÜ
ABD’li uzmanlara göre Türkiye, insansız sistemlerde “oeprasyonel esneklik” ve “yerli üretim kapasitesi” açısından NATO içinde örneği olmayan bir konuma ulaşmış durumda. Türkiye'nin son yıllarda hem deniz hem hava platformlarında sergilediği başarı, savunma ihracatını da hızla artırıyor. National Interest, bu gelişmeleri değerlendirirken şu ifadeyi kullandı: “Türkiye yalnızca dron değil, stratejik caydırıcılık üreten yeni bir güç merkezine dönüşüyor.”