Ortaya çıktı! Cihat Yıldız'ın ifadesinde Bursa detayı
Ortaya çıktı! Cihat Yıldız'ın ifadesinde Bursa detayı
İstanbul'da Fetullahçı Terör Örgütü'ne (FETÖ) yönelik operasyonda, 15 Temmuz darbe girişiminden sonra örgütün sözde TSK imamı Adil Öksüz'ün kaçmasını sağladığı gerekçesiyle tutuklanan Cihat Yıldız'ın savcılıkta verdiği ifade ortaya çıktı. Yıldız, 15 Temmuz darbe girişiminin yaşandığı gün 19.00'a kadar Bursa'da olduğunu ileri sürdü.
Haber Giriş Tarihi: 30.08.2024 15:04
Haber Güncellenme Tarihi: 30.08.2024 15:06
Kaynak:
Bursada Bugün
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığında alınan ifadesinde şüpheli Cihat Yıldız, ailesinin İstanbul'da yaşadığını, kendisinin ise ailesinden ayrı 7 yıldır farklı adreslerde ikamet ettiğini ancak bu adresleri hatırlamadığını söyledi.
Kaldığı yerler hakkında bilgi vermek istemediğini ifade eden Yıldız, "2000'de öğretmenlik yaparken Eskişehir'de evlendim. 15 Temmuz darbe girişiminden sonra ise sağda solda takıldım.
Kod ismim ya da bir lakabım olup olmadığı konusunda cevap vermek istemiyorum. Hakkımda çıkartılan yakalama kararından, ailemin bilgi vermesi üzerine haberdar oldum. Onlara kimin haber verdiğini bilmiyorum. Bana emniyetten aradıklarını söylemişlerdi. Ben de bunun üzerine kendimi gizleme yoluna gittim.Yakalanmak da istemediğimden bugüne kadar teslim olmadım." dedi.
Polise ağabeyinin kimliğini verdiği ortaya çıkan Yıldız, "16.08.2024 günü ilk kez yakaladığımda, üzerimde ağabeyim olan Mustafa Yıldız'ın kimlik belgesini ibraz ettiğim doğrudur. Çünkü hakkımda yakalama kararı olduğunu biliyorum ve bu şekilde yine kaçmayı sürdürmeyi düşünüyordum." ifadelerini kullandı.
Yıldız, savcılıktaki ifadesinde şunları söyledi:
"Yakalandığım gün Esenyurt'ta yürüyordum. Öğle namazına gidememiştim. Yakında bir cami de yoktu. Rastlantı sonucu orada beklemekte olan beyaz renkli aracın yanına gittim. Araç içerisinde sürücü kısmında oturan kişiye yakın bir cami olup olmadığını sordum, o da istersem camiye bırakabileceğini söyledi. Bu şekilde yola çıktık. O sırada yine tanımadığım bir kişi daha vardı. Ahmet Hızal isimli kişiyle ilk kez orada rastlantısal şekilde görüştüm. Daha önceden tanımıyorum. Arabayı kullanan Adem isimli kişiyi daha önceden tanımıyordum. Sonra bir süre arabayla gittik. 1 kilometre gittiğimizde ben sol tarafta bir cami gördüm. Şoför o tarafa dönemeyeceğini söyledi. Yol üzerinde başka bir yere bırakmayı teklif etti. İleride çevirme olduğunu gördüm. Öğle namazı geçiyor diye diğer kişi ile beraber yürüyerek camiye gitmek için araçtan indik. Bu sırada polis memuru bizi çağırdı, biz de yanına gittik. Yakalanmam bu şekilde gerçekleşmiştir."
Şüpheli Cihat Yıldız, polise yakalandıktan sonra kaçma girişiminde bulunmadığını, araçtaki diğer kişiler hakkındaki yakalama kararından da haberi olmadığını ve rastlantı sonucu aynı araçta yakalandıklarını iddia etti. FETÖ'yle irtibatlı olduğu gerekçesiyle kayyum atanan şirketlerdeki kaydına ilişkin Yıldız, şunları söyledi:
"Ticari faaliyetlerim kapsamında ortak olduğum 2013'te ortaklığımı sonlandırdım. Bank Asya'ya, o tarihlerde batırılmasını uygun görmediğimden ve hukuksuzluk olarak gördüğümden 2014'te para yatırdığım doğrudur. Herhangi bir talimatla yapmadım. ByLock programını kullanmadım ancak telefonuma kurup kurmadığımı hatırlamıyorum."
HAKKINDA İFADE VEREN KİŞİYİ TEHDİT ETTİĞİ İDDİASI
FETÖ'nün sözde üst düzey yöneticisi Mehmet Hanefi Sözen'i tanıdığını belirten Yıldız, örgütün mahrem yapılanmasında görev yaptığı yönünde beyanda bulunan Pehlül M.'yi de tanıdığını ancak bu ifadesini kabul etmediğini söyledi.
Haziran 2019'da karşılaştığı Pehlül M'yi tehdit ettiği iddiasını da reddeden Yıldız, "15 Temmuz darbe girişiminden sonra bir kez Başakşehir'de evinin yakınında karşılaştık. Konuştuk ancak evine gidip gitmediğimi hatırlamıyorum. 'Malımıza mülkümüze el konulmuş ne yapmamızı beklersin? Sessiz mi kalacaktık?' şeklinde bir söz söylemedim. Tamamen palavradır." diye konuştu.
FETÖ'nün Hava Kuvvetleri yapılanmasında görev yapanlardan sorumlu olduğu yönündeki Davud Ş.'nin ifadesini de kabul etmeyen Yıldız, bu kişinin daha önce çalıştığı okulda müdür olarak görev yaptığını, birkaç kez de evine de gittiğini belirtti. Yıldız, kendisi hakkında beyanda bulunan Adem S., Yunus Emre T., Sinan K.'yi ise tanımadığını öne sürdü.
Öğretmenlik yaptığı okulların FETÖ ile bağlantılı olduğu gerekçesiyle kapatıldığını bildiren Yıldız, 15 Temmuz darbe girişiminin yaşandığı gün 19.00'a kadar Bursa'da olduğunu ileri sürdü.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Ortaya çıktı! Cihat Yıldız'ın ifadesinde Bursa detayı
İstanbul'da Fetullahçı Terör Örgütü'ne (FETÖ) yönelik operasyonda, 15 Temmuz darbe girişiminden sonra örgütün sözde TSK imamı Adil Öksüz'ün kaçmasını sağladığı gerekçesiyle tutuklanan Cihat Yıldız'ın savcılıkta verdiği ifade ortaya çıktı. Yıldız, 15 Temmuz darbe girişiminin yaşandığı gün 19.00'a kadar Bursa'da olduğunu ileri sürdü.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığında alınan ifadesinde şüpheli Cihat Yıldız, ailesinin İstanbul'da yaşadığını, kendisinin ise ailesinden ayrı 7 yıldır farklı adreslerde ikamet ettiğini ancak bu adresleri hatırlamadığını söyledi.
Kaldığı yerler hakkında bilgi vermek istemediğini ifade eden Yıldız, "2000'de öğretmenlik yaparken Eskişehir'de evlendim. 15 Temmuz darbe girişiminden sonra ise sağda solda takıldım.
Kod ismim ya da bir lakabım olup olmadığı konusunda cevap vermek istemiyorum. Hakkımda çıkartılan yakalama kararından, ailemin bilgi vermesi üzerine haberdar oldum. Onlara kimin haber verdiğini bilmiyorum. Bana emniyetten aradıklarını söylemişlerdi. Ben de bunun üzerine kendimi gizleme yoluna gittim.Yakalanmak da istemediğimden bugüne kadar teslim olmadım." dedi.
POLİSE AĞABEYİNİN KİMLİĞİNİ VERİP KAÇMAYA ÇALIŞMIŞ
Polise ağabeyinin kimliğini verdiği ortaya çıkan Yıldız, "16.08.2024 günü ilk kez yakaladığımda, üzerimde ağabeyim olan Mustafa Yıldız'ın kimlik belgesini ibraz ettiğim doğrudur. Çünkü hakkımda yakalama kararı olduğunu biliyorum ve bu şekilde yine kaçmayı sürdürmeyi düşünüyordum." ifadelerini kullandı.
Yıldız, savcılıktaki ifadesinde şunları söyledi:
"Yakalandığım gün Esenyurt'ta yürüyordum. Öğle namazına gidememiştim. Yakında bir cami de yoktu. Rastlantı sonucu orada beklemekte olan beyaz renkli aracın yanına gittim. Araç içerisinde sürücü kısmında oturan kişiye yakın bir cami olup olmadığını sordum, o da istersem camiye bırakabileceğini söyledi. Bu şekilde yola çıktık. O sırada yine tanımadığım bir kişi daha vardı. Ahmet Hızal isimli kişiyle ilk kez orada rastlantısal şekilde görüştüm. Daha önceden tanımıyorum. Arabayı kullanan Adem isimli kişiyi daha önceden tanımıyordum. Sonra bir süre arabayla gittik. 1 kilometre gittiğimizde ben sol tarafta bir cami gördüm. Şoför o tarafa dönemeyeceğini söyledi. Yol üzerinde başka bir yere bırakmayı teklif etti. İleride çevirme olduğunu gördüm. Öğle namazı geçiyor diye diğer kişi ile beraber yürüyerek camiye gitmek için araçtan indik. Bu sırada polis memuru bizi çağırdı, biz de yanına gittik. Yakalanmam bu şekilde gerçekleşmiştir."
Şüpheli Cihat Yıldız, polise yakalandıktan sonra kaçma girişiminde bulunmadığını, araçtaki diğer kişiler hakkındaki yakalama kararından da haberi olmadığını ve rastlantı sonucu aynı araçta yakalandıklarını iddia etti. FETÖ'yle irtibatlı olduğu gerekçesiyle kayyum atanan şirketlerdeki kaydına ilişkin Yıldız, şunları söyledi:
"Ticari faaliyetlerim kapsamında ortak olduğum 2013'te ortaklığımı sonlandırdım. Bank Asya'ya, o tarihlerde batırılmasını uygun görmediğimden ve hukuksuzluk olarak gördüğümden 2014'te para yatırdığım doğrudur. Herhangi bir talimatla yapmadım. ByLock programını kullanmadım ancak telefonuma kurup kurmadığımı hatırlamıyorum."
HAKKINDA İFADE VEREN KİŞİYİ TEHDİT ETTİĞİ İDDİASI
FETÖ'nün sözde üst düzey yöneticisi Mehmet Hanefi Sözen'i tanıdığını belirten Yıldız, örgütün mahrem yapılanmasında görev yaptığı yönünde beyanda bulunan Pehlül M.'yi de tanıdığını ancak bu ifadesini kabul etmediğini söyledi.
Haziran 2019'da karşılaştığı Pehlül M'yi tehdit ettiği iddiasını da reddeden Yıldız, "15 Temmuz darbe girişiminden sonra bir kez Başakşehir'de evinin yakınında karşılaştık. Konuştuk ancak evine gidip gitmediğimi hatırlamıyorum. 'Malımıza mülkümüze el konulmuş ne yapmamızı beklersin? Sessiz mi kalacaktık?' şeklinde bir söz söylemedim. Tamamen palavradır." diye konuştu.
FETÖ'nün Hava Kuvvetleri yapılanmasında görev yapanlardan sorumlu olduğu yönündeki Davud Ş.'nin ifadesini de kabul etmeyen Yıldız, bu kişinin daha önce çalıştığı okulda müdür olarak görev yaptığını, birkaç kez de evine de gittiğini belirtti. Yıldız, kendisi hakkında beyanda bulunan Adem S., Yunus Emre T., Sinan K.'yi ise tanımadığını öne sürdü.
Öğretmenlik yaptığı okulların FETÖ ile bağlantılı olduğu gerekçesiyle kapatıldığını bildiren Yıldız, 15 Temmuz darbe girişiminin yaşandığı gün 19.00'a kadar Bursa'da olduğunu ileri sürdü.
Kaynak: T24
Nihat Kahveci yıldız isme yüklendi: Beşiktaş tarihinin en kötü transferi
Aday sürücü direksiyon sınavında kaza yaptı: 4 yaralı
Aday sürücü direksiyon sınavında kaza yaptı: 4 yaralı
Sergen Yalçın: Kan değişikliği Muçi'ye iyi gelmiş
Trump’tan Avustralya’daki saldırıya müdahale eden Ahmed el-Ahmed’e övgü
Cardi B.'den Arabistan paylaşımı: Helal B. geldi
Avustralya'da plajdaki silahlı saldırıda can kaybı 16'ya yükseldi
Bursa'da tarihi eser operasyonu! 2 şüpheliye gözaltı
Bakan Fidan Üç Kademe Toplantısı'na katıldı
Lise öğrenciler arasında bıçaklı kavga! 1 kişi yaralandı...
Bursa'da otomobil ile motosiklet çarpıştı: 1 yaralı!
9 metre yüksekten su kanalına düştü! Hayatını kaybetti...
Zincirleme kazada ortalık savaş alanına döndü! Çok sayıda yaralı var...
Seyir halindeki otomobil alev aldı!
Hasan Dağı'nda mahsur kalan öğrenciler helikopterle kurtarıldı