Seçil Erzan davasında Selçuk İnan ifade verdi

Türkiye'nin gündemine oturan Seçil Erzan davası sürüyor.

Türkiye uzun zamandır Seçil Erzan davasını konuşuyor.

"Futbolda büyük fon vurgunu" olarak geçen ve Türkiye'nin gündemine oturan Seçil Erzan'ın yargılandığı davada yeni gelişme yaşandı.

Aralarında Fatih Terim, Arda Turan, Fernando Muslera ve Emre Belözoğlu gibi isimlerin de bulunduğu pek çok kişiyi dolandırdığı iddia edilen banka müdürü Seçil Erzan'ın davasında, birleşen dosya kapsamında Selçuk İnan ifade verdi.

SELÇUK İNAN VE AVUKATI DAVADA HAZIR BULUNDU

Yargılamaya ilişkin Selçuk İnan, birleşen dosya kapsamında talimat mahkemesi aracılığıyla ifade verdi.

Gaziantep 3.Ağır Ceza Mahkemesi'nce görülen talimat duruşmasında, müşteki Selçuk İnan ve avukatı hazır bulundu.

Sanık Hakan Ateş'in avukatları da mahkemeye katıldı.

"ŞİKAYETÇİYİM, ZARARIM VAR"

Duruşmada önceki beyanlarını tekrar ettiğini söyleyen Selçuk İnan, ‘'Hakan Ateş ve Mehmet Aydoğdu'yu tanırım. Kendilerini maçlarda gördüğüm zaman selamlaşır, merhabalaşırım ancak bunun dışında kendileriyle bir muhabbetim veya ilişkim yoktur. Her ikisinin de fona para yatırmam için bana yönelik bir telkini olmadı.

Sanıklar Ateş ve Aydoğdu'nun bir fonun başında olduklarına dair herhangi bir bilgim yoktur. Kendileri de bana böyle bir şey söylemedi, aramızda böyle bir konuşma geçmedi. Şikayetçiyim, sanıklar tarafından herhangi bir zararım giderilmedi." dedi.

"ARDA TURAN, MUSLERA VE EMRE'NİN FONA DAHİL OLDUĞUNU BİLMİYORDUM"

İfadesine devam eden İnan, yıllarca Denizbank ile çalıştığını ve maaşlarını Denizbank'tan çektiğini söyleyerek, "Fona giden paralar da çekilen paraların banka görevlileri tarafından genel merkeze götürülmek üzere benden alınan paralardır. Seçil Erzan'dan anapara karşılığı aldığım miktarları da tekrar bankadaki hesabıma yatırdım. Seçil ile şikayetten önceki 6 ay görüşmediğim meselesi yanlış aksedilmiş, kendisinden 6 aydır paranın geri alınması hususunda bir geri dönüş alamıyorduk.

Yoksa kendisiyle görüşmelerimiz devam ediyordu. Parayı vermiştim, parayı verirken birinin dahil olup olmadığını bilmiyordum. Ben parayı aslında Seçil Erzan'a değil, Denizbank'ın şube müdürüne veriyordum.

Ayrıca Arda Turan, Emre Çolak, Musa Mert Çetin ve Muslera'nın bu sisteme dahil olduğuna dair bir bilgim yoktu. Fon özel bir fon olduğu için ve paraları elden verdiğimiz için geri alırken de herhangi bir şekilde bu durumdan şüphelenmedim." ifadelerini kullandı.

Sanık avukatları ise aleyhe olan hususları kabul etmediklerini belirterek asıl mahkeme olan İstanbul 41.Ağır Ceza Mahkemesi'nde savunma yapacaklarını söyledi.