Türkiye hazır olmalı, devletim istesin yola revan olurum
Türkiye hazır olmalı, devletim istesin yola revan olurum
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin TBMM grup toplantısında açıklamalarda bulundu. Bahçeli, Gazze'deki insanlık dramıyla ilgili olarak '24 saatlik süre oldu. İslam dünyası aciz şekilde yaşananları izlemektedir. Gazze'nin güvenliği atamızdan mirastır. Devletim milletim istesin bir dakika düşünmem yola revan olurum' dedi! Bu açıklamalar kısa süre içinde gündem oldu.
Haber Giriş Tarihi: 24.10.2023 11:29
Haber Güncellenme Tarihi: 24.10.2023 12:27
Kaynak:
Haber Merkezi
https://www.bursa5n1k.com
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli partisinin grup toplantısında konuştu! Devlet Bahçeli, toplantısının büyük bölümünü Gazze'ye ayırdı. Gazze'deki drama dikkat çeken Bahçeli, 'Eğer Kudüs güvende değilse Halep güvende değilse Gazze güvende değilse Ankara'nın da güvenliğinden bahsedilemez' dedi.
İşte Bahçeli'nini konuşmasından satırbaşları:
Değerli vekiller, muhterem misafirler, basınımızın mümtaz temsilcileri, hepinizi saygı ve sevgilerimle selamlıyorum. Toplantımızı takip eden vatandaşlarımıza en kalbi selamlarımı iletiyorum. İnsan hayatında 100 yıl uzun bir müddet olmakla birlikte devlet hayatında kısa sayılabilecek bir süredir. Kurulan ile yıkılan Türk devletleri ayrı kaynaklardan değil milli kültürün ufkundan doğmuştur. Millet aynı olduğu sürece isim birdir itibar birdir, istikbal birdir. Türk tarihinde kopukluk hiç olmamıştır.
TÜRKİYE CUMHURİYETİ AĞAÇ KOVUĞUNDAN ÇIKMADI
Kurulan her Türk devleti bir öncekinin temelleri üzerinde yükselip çağına mühür vurmuştur. Türk devleti zengin anılarını özümsemiştir. Bilinmesini özellikle arzu ederim ki Türkiye Cumhuriyeti ağaç kovuğundan çıkmamış, tembih ile kurulmamıştır. Türkiye Cumhuriyeti olağan üstü şartlarda, azim ile tarih sahnesinde yerini almıştır. Dönemin mebuslar yaşasın Cumhuriyet sesleri ile yeri göğü inletmişti. Millet tam bağımsızlıktan başka diğer zillet seçeneklerine kapalı olduğunu beyan etmiştir.
Pek çok cephede mücadele eden Türk milleti Cumhuriyet ile yaralarını sarmıştır. Cumhuriyet ilan edildiği gün Atatürk de ilk cumhurbaşkanı olarak seçildi. Türkiye Cumhuriyeti Osmanlı imparatorluğunun ötekisi değil tamamına aynı kaynaktan beslenen iki Türk devletidir.
Türkiye Cumhuriyeti ile Osmanlı arasına çomak sokmak için fırsat kollayanlar içimize yuvalanmış gavur tortularıdır. Bunları birer birer söküp atacağız. Ay yıldız ne kadar bizimse üç hilal de o kadar bizimdir. Kıyamete kadar değişmeyecektir bu gerçek.
Bu hafta Cumhuriyetin 100. yılını coşku ile kuşkusuz milletçe beraber kutlayacağız. Cumhuriyetin müessir niteliği doğrudan millet egemenliği olarak tanımasıdır.
HÜKÜMET SİSTEMİ BAŞKA REJİM BAŞKADIR
Cumhuriyet devletin şekil ve biçimi olduğu kadar uygulanan sistemin adıdır. Rejimin değiştiğini iddia edenler su katılmamış yalancılar korosudur. Hükümet sistemi başka rejim başkadır. 1923'te rejimin adı konulmuş ve mevzu bir daha açılmamak adına kapanmıştır. 100 yıl önce atılan kutlu adımın dayanağı cumhurdur. Cumhuriyetten nasıl dönüş yoksa cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminden de dönüş yoktur. Millet kararını vermiştir. Cumhuriyet damarını kesmek isteyenlerin sonu hüsrandır, bedeli ağır olacaktır. Demokrasinin köklü tecellisidir. Eğer Atatürk bugün yaşamış olsaydı Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin yılmaz müdafacısı olurdu. Onlar çetesi değildi, plansız değildi. Cumhuriyet fikri bir anda keyfe keder ortaya çıkmış değildi.
MİLLİYETÇİLİK DEMOKRATİK HALK HAREKETİDİR
Türk milli varlığı üzerinden geliştirilen milliyetçilik aynı zamanda demokratik bir halk hareketidir. Türkiye Cumhuriyeti Türk milli kültürü üzerinden yükselmiştir. Bunu geliştirmek demek kültür mirasına sahip çıkmak demektir.
Milleti bir bütün olarak ele alınması kucaklayıcı bir milliyetçiliğe alan açmıştır. Milletin yaşayan hali halktır. Demokrasinin dayanak noktası halk milliyetçilik aynı anlama haizdir. Millet adına milli iradeyi temsil etmektedir. Bu somut gerçekler Cumhuriyet'in kuruluşunda da hakimdir. TBMM'nin açılışı Cumhuriyetin ilk etabıdır. Cumhuriyet kimsesizlerin kimsesidir. 1923'te nüfusumuz 13 milyondu bugün 85 milyon.
ATATÜRK AYAĞA KALKMASA EZAN SESİ YERİNE ÇAN SESLERİ YÜKSELECEKTİ
Bir kurtuluş savaşını kazanan, kuru ekmekle öğün geçiren milli mücadele kahramanları sayesinde bugünkü gelişmişliğe vasıl olundu. Düşman kovulmasa vatan topraklarında olamazdır. Atatürk ve arkadaşları ayağa kalkmasa ezan sesleri yerine çan sesleri duyulurdu.
Bitmeyecek azimle Türk milletinin Cumhuriyetinin 100. yılını kutluyorum. Başta Atatürk olmak üzere şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyorum. Türkiye Cumhuriyeti ilelebet yaşatılacaktır. Yaşasın Türk milleti yaşasın Türkiye Cumhuriyeti.
Hamasetle günü kurtarmak bölgesel tehditleri vatan topraklarına taşıyacaktır. Anadolu üzerinde yaşıyor olmanın bir jeopolitiği vardır ve bin yıldır değişmemiştir. Ana yurt politiği ile eklemleyemezseniz ortaya dağılma ve yıkıntı çıkacaktır. Bu kaçınılmaz gerçeği değiştirecek bir olumlu örneğe tarih şahitlik etmemiştir. Coğrafyamız tartışılırsa milletimiz, milletimiz tartışılırsa devletimiz ortadan kalkacaktır. O gün bunları söylemiştim. Kimsenin tereddüttü olmasın ki 14 yıl önce ne söylemişsem arkasındayım.
Devlet aklı günlük meşgale ile değiş stratejik basiretle tezahür etmektedir. Ufuk ötesindeki ufku görebildiğimiz sürece tehlikeleri tarih şuuru ile okudukça milli güç kaynaklarını devamlı tetikte tutabiliriz. Türk milletinin savunma hattının son sınırı Misak-ı Milli ile çizilmiştir. Zaman aşımına tabi değildir Misak-ı Milli.
"İÇİMİZE SOKULMUŞ GAVUR TORTULARIDIR"
Türk tarihinde kopukluk hiç olmamıştır. Kurulan Türk devleti bir öncekinin temeli üzerinde kurulmuştur. Türkiye Cumhuriyeti olağanüstü şartlarda tarih sahnesindeki yerini almıştır. Çanakkale'den Bakü'ye kadar pek çok cephede mücadele eden Türk milleti, cumhuriyet ile yaralarını sarmıştır. Cumhuriyetin ilan edildiği gün Gazi Mustafa Kemal Atatürk de ilk Cumhurbaşkanımız olarak seçildi ve görevine hemen başlamıştır. Mustafa Kemal Paşa, 1919'da 'Bizi öldürmek değil, diri diri mezara sokmak istiyor' dedikten 4 yıl sonra cesaretinin meyvesini almıştır. Türkiye Cumhuriyeti, Osmanlı İmparatorluğu'nun karşı cephesi değil, bir birini tamamlayan iki Türk devletidir. Bu hakikat anlaşılmadan tarihi kucaklaşma imkansızdır. Türkiye ile Osmanlı arasına çomak sokmak için fırsat arayanlar içimize sokulmuş gavur tortularıdır.
"GERİ DÖNÜŞ OLMAYACAKTIR"
Bu hafta sonu Türkiye Cumhuriyeti'nin 100. yıl dönümünü milletle birlikte kutlayacağız. Cumhuriyetin en önemli özelliği demokrasiye dayanması ve millet egemenliğini tesis etmesidir. Hükümet sistemi başka rejim başkadır. 1923'te rejimin adı konulmuş bir daha da tartışılmamak üzere kapatılmıştır. Cumhuriyet'ten dönüş yoksa Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nden de dönüş olmayacaktır. Cumhuriyet, hürriyet ve bağımsızlığın teminatıdır. Bu damarı kesmek isteyen dahili ve harici alçakların sonu hüsrandır, ödeyecekleri bedel de ağır olacaktır. Eğer Atatürk bugün yaşamış olsaydı, devletimizin geçirdiği badireleri göz önüne olarak Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin savunucusu olurdu.
Türkiye Cumhuriyeti 100. yıl dönümünde daha çok gelişmiştir. Samsun'a çıkılmasaydı, Ankara'da tutunamazdık. Aziz Atatürk ve arkadaşları ayağa kalkmasaydı, ezan yerine çan sesleri duyulurdu.
Günü birlik düşünmek, devlet aklını köreltmek bölgesel tehditleri vatan topraklarına taşıyacaktır. Politik dinamikler değişirse coğrafyayı kaybedersiniz. Bugün karşımızdaki tehlike de budur. Hiç kimsenin tereddütü olmasın ki 14 yıldır ne söylediysem arkasındayım. Her coğrafyanın zorunlu bir politikası vardır.
"DEVLETİM İSTESİN YOLA REVAN OLURUM"
Kısır çekişmeler devlet yönetimine yön veremez. Vatanımızı korumak Anadolu topraklarına sığınarak olmaz, böyle olursa vatanımızı kaybederiz. Kudüs, Gazze, Halep güvende değilse altını çiziyorum ki Ankara'nın güvenliğinden de bahsedilemez. Sosyal medyadan yaptığım açıklamalar duymuş olduğum sorumluluğun tanımıdır. MHP olarak çağrımız budur bugünden 24 saat içinde ateşkes sağlanamazsa Türkiye süratle devreye girmeli, gereği her neyse yapılmalıdır. Devletim istesin yola revan olurum. Bu vatanın çocuklarına taş atmak istiyormuşuz, ne işimiz varmış Gazze'de... Bu ifadelerin sahibi kalpleri küle dönmüş bir avuç çapulcudur. Birilerinin iddia ettiği gibi Arap ve Müslüman olmaya gerek yoktur. İslam ülkeleri aciz şekilde izlemektedir... 24 saat doldu, Türkiye hazır olmalıdır!
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Türkiye hazır olmalı, devletim istesin yola revan olurum
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin TBMM grup toplantısında açıklamalarda bulundu. Bahçeli, Gazze'deki insanlık dramıyla ilgili olarak '24 saatlik süre oldu. İslam dünyası aciz şekilde yaşananları izlemektedir. Gazze'nin güvenliği atamızdan mirastır. Devletim milletim istesin bir dakika düşünmem yola revan olurum' dedi! Bu açıklamalar kısa süre içinde gündem oldu.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli partisinin grup toplantısında konuştu! Devlet Bahçeli, toplantısının büyük bölümünü Gazze'ye ayırdı. Gazze'deki drama dikkat çeken Bahçeli, 'Eğer Kudüs güvende değilse Halep güvende değilse Gazze güvende değilse Ankara'nın da güvenliğinden bahsedilemez' dedi.
İşte Bahçeli'nini konuşmasından satırbaşları:
Değerli vekiller, muhterem misafirler, basınımızın mümtaz temsilcileri, hepinizi saygı ve sevgilerimle selamlıyorum. Toplantımızı takip eden vatandaşlarımıza en kalbi selamlarımı iletiyorum. İnsan hayatında 100 yıl uzun bir müddet olmakla birlikte devlet hayatında kısa sayılabilecek bir süredir. Kurulan ile yıkılan Türk devletleri ayrı kaynaklardan değil milli kültürün ufkundan doğmuştur. Millet aynı olduğu sürece isim birdir itibar birdir, istikbal birdir. Türk tarihinde kopukluk hiç olmamıştır.
TÜRKİYE CUMHURİYETİ AĞAÇ KOVUĞUNDAN ÇIKMADI
Kurulan her Türk devleti bir öncekinin temelleri üzerinde yükselip çağına mühür vurmuştur. Türk devleti zengin anılarını özümsemiştir. Bilinmesini özellikle arzu ederim ki Türkiye Cumhuriyeti ağaç kovuğundan çıkmamış, tembih ile kurulmamıştır. Türkiye Cumhuriyeti olağan üstü şartlarda, azim ile tarih sahnesinde yerini almıştır. Dönemin mebuslar yaşasın Cumhuriyet sesleri ile yeri göğü inletmişti. Millet tam bağımsızlıktan başka diğer zillet seçeneklerine kapalı olduğunu beyan etmiştir.
Pek çok cephede mücadele eden Türk milleti Cumhuriyet ile yaralarını sarmıştır. Cumhuriyet ilan edildiği gün Atatürk de ilk cumhurbaşkanı olarak seçildi. Türkiye Cumhuriyeti Osmanlı imparatorluğunun ötekisi değil tamamına aynı kaynaktan beslenen iki Türk devletidir.
Türkiye Cumhuriyeti ile Osmanlı arasına çomak sokmak için fırsat kollayanlar içimize yuvalanmış gavur tortularıdır. Bunları birer birer söküp atacağız. Ay yıldız ne kadar bizimse üç hilal de o kadar bizimdir. Kıyamete kadar değişmeyecektir bu gerçek.
Bu hafta Cumhuriyetin 100. yılını coşku ile kuşkusuz milletçe beraber kutlayacağız. Cumhuriyetin müessir niteliği doğrudan millet egemenliği olarak tanımasıdır.
HÜKÜMET SİSTEMİ BAŞKA REJİM BAŞKADIR
Cumhuriyet devletin şekil ve biçimi olduğu kadar uygulanan sistemin adıdır. Rejimin değiştiğini iddia edenler su katılmamış yalancılar korosudur. Hükümet sistemi başka rejim başkadır. 1923'te rejimin adı konulmuş ve mevzu bir daha açılmamak adına kapanmıştır. 100 yıl önce atılan kutlu adımın dayanağı cumhurdur. Cumhuriyetten nasıl dönüş yoksa cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminden de dönüş yoktur. Millet kararını vermiştir. Cumhuriyet damarını kesmek isteyenlerin sonu hüsrandır, bedeli ağır olacaktır. Demokrasinin köklü tecellisidir. Eğer Atatürk bugün yaşamış olsaydı Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin yılmaz müdafacısı olurdu. Onlar çetesi değildi, plansız değildi. Cumhuriyet fikri bir anda keyfe keder ortaya çıkmış değildi.
MİLLİYETÇİLİK DEMOKRATİK HALK HAREKETİDİR
Türk milli varlığı üzerinden geliştirilen milliyetçilik aynı zamanda demokratik bir halk hareketidir. Türkiye Cumhuriyeti Türk milli kültürü üzerinden yükselmiştir. Bunu geliştirmek demek kültür mirasına sahip çıkmak demektir.
Milleti bir bütün olarak ele alınması kucaklayıcı bir milliyetçiliğe alan açmıştır. Milletin yaşayan hali halktır. Demokrasinin dayanak noktası halk milliyetçilik aynı anlama haizdir. Millet adına milli iradeyi temsil etmektedir. Bu somut gerçekler Cumhuriyet'in kuruluşunda da hakimdir. TBMM'nin açılışı Cumhuriyetin ilk etabıdır. Cumhuriyet kimsesizlerin kimsesidir. 1923'te nüfusumuz 13 milyondu bugün 85 milyon.
ATATÜRK AYAĞA KALKMASA EZAN SESİ YERİNE ÇAN SESLERİ YÜKSELECEKTİ
Bir kurtuluş savaşını kazanan, kuru ekmekle öğün geçiren milli mücadele kahramanları sayesinde bugünkü gelişmişliğe vasıl olundu. Düşman kovulmasa vatan topraklarında olamazdır. Atatürk ve arkadaşları ayağa kalkmasa ezan sesleri yerine çan sesleri duyulurdu.
Bitmeyecek azimle Türk milletinin Cumhuriyetinin 100. yılını kutluyorum. Başta Atatürk olmak üzere şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyorum. Türkiye Cumhuriyeti ilelebet yaşatılacaktır. Yaşasın Türk milleti yaşasın Türkiye Cumhuriyeti.
Hamasetle günü kurtarmak bölgesel tehditleri vatan topraklarına taşıyacaktır. Anadolu üzerinde yaşıyor olmanın bir jeopolitiği vardır ve bin yıldır değişmemiştir. Ana yurt politiği ile eklemleyemezseniz ortaya dağılma ve yıkıntı çıkacaktır. Bu kaçınılmaz gerçeği değiştirecek bir olumlu örneğe tarih şahitlik etmemiştir. Coğrafyamız tartışılırsa milletimiz, milletimiz tartışılırsa devletimiz ortadan kalkacaktır. O gün bunları söylemiştim. Kimsenin tereddüttü olmasın ki 14 yıl önce ne söylemişsem arkasındayım.
Devlet aklı günlük meşgale ile değiş stratejik basiretle tezahür etmektedir. Ufuk ötesindeki ufku görebildiğimiz sürece tehlikeleri tarih şuuru ile okudukça milli güç kaynaklarını devamlı tetikte tutabiliriz. Türk milletinin savunma hattının son sınırı Misak-ı Milli ile çizilmiştir. Zaman aşımına tabi değildir Misak-ı Milli.
"İÇİMİZE SOKULMUŞ GAVUR TORTULARIDIR"
Türk tarihinde kopukluk hiç olmamıştır. Kurulan Türk devleti bir öncekinin temeli üzerinde kurulmuştur. Türkiye Cumhuriyeti olağanüstü şartlarda tarih sahnesindeki yerini almıştır. Çanakkale'den Bakü'ye kadar pek çok cephede mücadele eden Türk milleti, cumhuriyet ile yaralarını sarmıştır. Cumhuriyetin ilan edildiği gün Gazi Mustafa Kemal Atatürk de ilk Cumhurbaşkanımız olarak seçildi ve görevine hemen başlamıştır. Mustafa Kemal Paşa, 1919'da 'Bizi öldürmek değil, diri diri mezara sokmak istiyor' dedikten 4 yıl sonra cesaretinin meyvesini almıştır. Türkiye Cumhuriyeti, Osmanlı İmparatorluğu'nun karşı cephesi değil, bir birini tamamlayan iki Türk devletidir. Bu hakikat anlaşılmadan tarihi kucaklaşma imkansızdır. Türkiye ile Osmanlı arasına çomak sokmak için fırsat arayanlar içimize sokulmuş gavur tortularıdır.
"GERİ DÖNÜŞ OLMAYACAKTIR"
Bu hafta sonu Türkiye Cumhuriyeti'nin 100. yıl dönümünü milletle birlikte kutlayacağız. Cumhuriyetin en önemli özelliği demokrasiye dayanması ve millet egemenliğini tesis etmesidir. Hükümet sistemi başka rejim başkadır. 1923'te rejimin adı konulmuş bir daha da tartışılmamak üzere kapatılmıştır. Cumhuriyet'ten dönüş yoksa Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nden de dönüş olmayacaktır. Cumhuriyet, hürriyet ve bağımsızlığın teminatıdır. Bu damarı kesmek isteyen dahili ve harici alçakların sonu hüsrandır, ödeyecekleri bedel de ağır olacaktır. Eğer Atatürk bugün yaşamış olsaydı, devletimizin geçirdiği badireleri göz önüne olarak Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin savunucusu olurdu.
Türkiye Cumhuriyeti 100. yıl dönümünde daha çok gelişmiştir. Samsun'a çıkılmasaydı, Ankara'da tutunamazdık. Aziz Atatürk ve arkadaşları ayağa kalkmasaydı, ezan yerine çan sesleri duyulurdu.
"POLİTİK DİNAMİKLER DEĞİŞİRSE COĞRAFYAYI KAYBEDERSİNİZ"
Günü birlik düşünmek, devlet aklını köreltmek bölgesel tehditleri vatan topraklarına taşıyacaktır. Politik dinamikler değişirse coğrafyayı kaybedersiniz. Bugün karşımızdaki tehlike de budur. Hiç kimsenin tereddütü olmasın ki 14 yıldır ne söylediysem arkasındayım. Her coğrafyanın zorunlu bir politikası vardır.
"DEVLETİM İSTESİN YOLA REVAN OLURUM"
Kısır çekişmeler devlet yönetimine yön veremez. Vatanımızı korumak Anadolu topraklarına sığınarak olmaz, böyle olursa vatanımızı kaybederiz. Kudüs, Gazze, Halep güvende değilse altını çiziyorum ki Ankara'nın güvenliğinden de bahsedilemez. Sosyal medyadan yaptığım açıklamalar duymuş olduğum sorumluluğun tanımıdır. MHP olarak çağrımız budur bugünden 24 saat içinde ateşkes sağlanamazsa Türkiye süratle devreye girmeli, gereği her neyse yapılmalıdır. Devletim istesin yola revan olurum. Bu vatanın çocuklarına taş atmak istiyormuşuz, ne işimiz varmış Gazze'de... Bu ifadelerin sahibi kalpleri küle dönmüş bir avuç çapulcudur. Birilerinin iddia ettiği gibi Arap ve Müslüman olmaya gerek yoktur. İslam ülkeleri aciz şekilde izlemektedir... 24 saat doldu, Türkiye hazır olmalıdır!
Nihat Kahveci yıldız isme yüklendi: Beşiktaş tarihinin en kötü transferi
Aday sürücü direksiyon sınavında kaza yaptı: 4 yaralı
Aday sürücü direksiyon sınavında kaza yaptı: 4 yaralı
Sergen Yalçın: Kan değişikliği Muçi'ye iyi gelmiş
Trump’tan Avustralya’daki saldırıya müdahale eden Ahmed el-Ahmed’e övgü
Cardi B.'den Arabistan paylaşımı: Helal B. geldi
Avustralya'da plajdaki silahlı saldırıda can kaybı 16'ya yükseldi
Bursa'da tarihi eser operasyonu! 2 şüpheliye gözaltı
Bakan Fidan Üç Kademe Toplantısı'na katıldı
Lise öğrenciler arasında bıçaklı kavga! 1 kişi yaralandı...
Bursa'da otomobil ile motosiklet çarpıştı: 1 yaralı!
9 metre yüksekten su kanalına düştü! Hayatını kaybetti...
Zincirleme kazada ortalık savaş alanına döndü! Çok sayıda yaralı var...
Seyir halindeki otomobil alev aldı!
Hasan Dağı'nda mahsur kalan öğrenciler helikopterle kurtarıldı