SADECE BIRAK...

Psikanalizin kurucusu, Avusturyalı nörolog ve psikolog olan Sigmund Freud (1856-1939) bir dersinde şöyle demiş. “Karşına çıkan herkes, senin çağrındır.” Bu cümleyi nasıl anlamak gerekiyor bilmiyorum ama ben, hayatımıza giren insanların rastgele gelmediğini, içimizdeki titreşimin dışardaki karşılığı, yansıması olduğunu düşünüyorum. Ancak, içimizdeki titreşimden haberimiz olmaz çoğu zaman. Ve karşısına çıkan kişinin bir sonraki hâline açılan kapı olduğunu da bilemez, anlayamaz insan.

Sizi bilmiyorum ama benim hayatımda en derin iz bırakanlar, kendimle yüzleşmeye karar vermeye ikna olduğumda çıkageldiler. Ta ki benim olmam gereken kişi olmamı sağlayıncaya kadar kaldılar. Sonra ne mi yaptılar? Benim yaptığımı yaptılar tabi ki! Gittiler…

Ardımda kalanlar, vazgeçtiklerim, unuttuklarım; tesbih tanelerini teker teker sayarken içimden mırıldandığım “bırak gitsin, bırak gitsin”leri tekrar ede ede uzaklaştıklarım gibi...Bırakıp gittiler…

Bazen sarılıp, bırakmak istemedim. Vazgeçmek zor geldi. Bu bazen bir yakın akraba, bir dost ya da değer verilen, anlam yüklenen birisi, bazen de bir sevgili oldu. Acıdı çok yüreğim. Ne kadar acıdıysa o kadar kendisinden uzaklaştı, katılaştı. Ve neden sonra karar verdi kendi kendine, söz verdi.

Ve şunları söyledi…

Başka bir şeyi, yeri veya birini senin yerine seçiyorlarsa, bırak gitsin. Görüşmek, konuşmak istemiyorlarsa, bırak gitsin. Hayatlarında artık sana alan açmıyorlarsa, bırak gitsin. Kendilerini ön planda tutup, seni göz ardı ediyorlarsa, bırak gitsin. Hak etmediğin halde seni yargılıyor, yanlış anlıyorlarsa, bırak gitsin. Sen olmadan yaşayabilirmiş gibi görünüyorlar, davranıyorlarsa, bırak gitsin. Zaten inanmak istediği şeyi temellendirir insan kendinde. Ve inanmak istediğini merkezine alır. Sen merkez değilsen boş ver, bırak gitsin.

Aç kapıyı, kimseyi tutma, isteyen kalır istemeyeni bırak gitsin. Sarıl seninle olana, türkünü çığır kendi yolunda. Başka yola sapanlara selam olsun, istikametleri engin, menzilleri yakın, yolları çayır çimen olsun. Gül olsun, harman olsun, senden gidene helal olsun… Bırak ki görevini tamamlayana yol olsun, seni bir başka hale hazırlayacak olana yer olsun… Bırak gitsin, sadece bırak...

Afetsiz günler dileğiyle…