Bursa Sanayicileri ve İşinsanları Derneği (BUSİAD), Bursa Uludağ Üniversitesi ve Bursa Felsefe Kulübü'nün paydaşlığyla düzenlenen Açık Kapı Toplantıları/Felsefe Söyleşileri 2024-2025 döneminin beşinci toplantısında, Bursa Uludağ Üniversitesi Felsefe Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Metin Becermen, “Felsefe Ne Yapar?” başlığında bir sunum yaptı.
Haber Giriş Tarihi: 25.04.2025 12:32
Haber Güncellenme Tarihi: 25.04.2025 12:33
Kaynak:
Haber Merkezi
Bursa Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi KBB Ana Bilim Dalı Emekli Öğretim Üyesi Prof. Dr. İbrahim Hızalan’ın yönetiminde gerçekleşen söyleşide, Prof. Dr. Metin Becermen, “Felsefeyi,hakikatin peşinde olarak, belli ilkeler koyarak, belli bir düşünme biçimini gerçekleştiren filozoflarla, metinleri aracılığıyla konuşup onlarla bir yolu yürümek diye toparlayabiliriz” dedi.
Konuşmasına felsefe tanımlarını yaparak başlayan Prof. Dr. Becermen, 4 tanımı şöyle sıraladı:
“Felsefe bilgi, hakikat ve bilgelik sevgisi olduğu tanımlanır. Bilginin, hakikatin ve bilgeliğin peşinde olmak. Hakikate sahip olmak değil, onun peşinde olmak. Peki bilgi ne demek? Buna bir cevap var olanın bilgisidir. Peki var olan ne? Dil-düşünme-dış dünya tartışmasına ulaşabiliriz. Bilgelik sevgisi bizi bir yola sokuyor, o yol çeşitli sorular ve o sorulara verilen cevaplarla bir tecrübeye ulaşılıyor.
Felsefeye ikinci bakış ise, felsefeye ilkeler koyan ilkelerle düşünen bir düşünme biçimi. Bu konuda başvuracağımız isim Aristoteles elbette.
Bir üçüncü bakışın ise felsefenin filozoflarla meinleri aracılığıyla konuşulmasıdır. Buradan yol almaktır. Burdan 4. bir bakışa geçebiliriz. Felsefe yolda olmaktır. Felsefe hakikatin peşinde olarak, belli ilkeler koyarak, belli bir düşünme biçimini gerçekleştiren filozofla, metinleri aracılığıyla konuşup onlarla bir yolu yürümek diye toparlayabiliriz.”
“Filozoflar her şeyden önce kendisi ile hesaplaşır. Çünkü hayat değişen bir şey” diyen Prof. Dr. Becermen, felsefecinin olmadığı yerde herkesin at koşturduğunu da kaydetti. Prof. Dr. Becermen, “Felsefecinin işini yapmadığı yerde başkaları onların yerini dolduruyor. Felsefeciler buna seyirci kalıp kendi dünyalarında yaşıyor. Felsefeci kendi işine, kendine sahip çıkmalıdır. Felsefe eleştirel bakışa sahip olmalıdır. Bu bakışa sahip olmanın yanı sıra felsefeci bunu yaşam biçimi de yapmalıdır” dedi.
Soruları da yanıtlayan Prof. Dr. Becermen ve Prof. Dr. Hızalan’a Çağdaş Eğitim Kooperatifi'nin “Kır Çiçekleri Okusun Diye” sosyal sorumluluk projesine adına yapılan bağışın sertifikası hediye edildi.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Felsefi bakış yaşam biçimi olmalıdır
Bursa Sanayicileri ve İşinsanları Derneği (BUSİAD), Bursa Uludağ Üniversitesi ve Bursa Felsefe Kulübü'nün paydaşlığyla düzenlenen Açık Kapı Toplantıları/Felsefe Söyleşileri 2024-2025 döneminin beşinci toplantısında, Bursa Uludağ Üniversitesi Felsefe Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Metin Becermen, “Felsefe Ne Yapar?” başlığında bir sunum yaptı.
Bursa Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi KBB Ana Bilim Dalı Emekli Öğretim Üyesi Prof. Dr. İbrahim Hızalan’ın yönetiminde gerçekleşen söyleşide, Prof. Dr. Metin Becermen, “Felsefeyi, hakikatin peşinde olarak, belli ilkeler koyarak, belli bir düşünme biçimini gerçekleştiren filozoflarla, metinleri aracılığıyla konuşup onlarla bir yolu yürümek diye toparlayabiliriz” dedi.
Konuşmasına felsefe tanımlarını yaparak başlayan Prof. Dr. Becermen, 4 tanımı şöyle sıraladı:
“Felsefe bilgi, hakikat ve bilgelik sevgisi olduğu tanımlanır. Bilginin, hakikatin ve bilgeliğin peşinde olmak. Hakikate sahip olmak değil, onun peşinde olmak. Peki bilgi ne demek? Buna bir cevap var olanın bilgisidir. Peki var olan ne? Dil-düşünme-dış dünya tartışmasına ulaşabiliriz. Bilgelik sevgisi bizi bir yola sokuyor, o yol çeşitli sorular ve o sorulara verilen cevaplarla bir tecrübeye ulaşılıyor.
Felsefeye ikinci bakış ise, felsefeye ilkeler koyan ilkelerle düşünen bir düşünme biçimi. Bu konuda başvuracağımız isim Aristoteles elbette.
Bir üçüncü bakışın ise felsefenin filozoflarla meinleri aracılığıyla konuşulmasıdır. Buradan yol almaktır. Burdan 4. bir bakışa geçebiliriz. Felsefe yolda olmaktır. Felsefe hakikatin peşinde olarak, belli ilkeler koyarak, belli bir düşünme biçimini gerçekleştiren filozofla, metinleri aracılığıyla konuşup onlarla bir yolu yürümek diye toparlayabiliriz.”
“Filozoflar her şeyden önce kendisi ile hesaplaşır. Çünkü hayat değişen bir şey” diyen Prof. Dr. Becermen, felsefecinin olmadığı yerde herkesin at koşturduğunu da kaydetti. Prof. Dr. Becermen, “Felsefecinin işini yapmadığı yerde başkaları onların yerini dolduruyor. Felsefeciler buna seyirci kalıp kendi dünyalarında yaşıyor. Felsefeci kendi işine, kendine sahip çıkmalıdır. Felsefe eleştirel bakışa sahip olmalıdır. Bu bakışa sahip olmanın yanı sıra felsefeci bunu yaşam biçimi de yapmalıdır” dedi.
Soruları da yanıtlayan Prof. Dr. Becermen ve Prof. Dr. Hızalan’a Çağdaş Eğitim Kooperatifi'nin “Kır Çiçekleri Okusun Diye” sosyal sorumluluk projesine adına yapılan bağışın sertifikası hediye edildi.
Kaynak: Haber Merkezi
Balıkesir'de korkutan deprem!
Krizi fırsata çevirdi, patlayan suda aracını yıkadı
Zemheri soğukları geliyor! Tarih verildi, tam kırk gün sürecek
Kocaeli'de kayıp olarak aranan eski muhtar varilin içinde ölü bulundu
Fatih'te güvenlik kulübesi alev alev yandı
Galatasaraylı yöneticiden Mauro Icardi açıklaması
51 kişinin öldüğü Furkan Apartmanı davasında firari sanıklar için 10 milyon TL'lik güvence bedeli kararı
Diyarbakır'da özel okulda 8 yaşındaki çocuğun darbedildiği iddiası
Euroleague: Fenerbahçe: 77 Panathinaikos: 81
Bilecik'te bir kişi yol kenarında ölü bulundu
Suriye'de eski bir güvenlik merkezinde toplu mezar bulundu
Galatasaray transferde sağ gösterip sol vuracak! Dünyanın konuşacağı yıldız
Bursa'nın sis ile imtihanı! Göz gözü görmüyor...
Mersin'de doğum günü çikolatası, 10 öğrenciyi hastanelik etti
Sık gaz çıkaranlar dikkat et! Herkesin korkulu rüyası olan o hastalığa karşı koruyormuş